Tatilde Cildinizi Koruyun

Keyifli anların sonrası sıkıntıya dönüşmesin ki cildinize iyi bakın. Tatilde olmak demek sadece ruhu değil, bedeni de dinlendirmek demek ama nedense iş cilt sağlığına gelince, özellikle tatil moduna girildiğinde çoğu kişi "nasıl olsa denizdeyim, havuzdayım, temiz hava alıyorum" diyerek koruma kalkanlarını indiriyor. Oysa cilt, dış dünyayla en fazla temas kuran organımız. Ve güneş, tuz, klor, rüzgar derken, aslında tatil, cilt için tam anlamıyla bir sınav olabilir. Genelde bu konuda kadınlar biraz daha bilinçli, güneş kremi çantasından eksik olmaz, nemlendirici sürmeden şezlonga uzanmazlar. Ama erkeklerin büyük bir kısmı hala "bir şey olmaz" rahatlığında. Halbuki uzun vadede bu farklar ciddi sonuçlara yol açabiliyor, güneşin zararlı UV ışınları, yalnızca anlık yanıklara neden olmuyor, zamanla cildin yaşlanmasını hızlandırıyor, lekelenmelere ve elastikiyet kaybına yol açıyor. Üstelik cilt dediğimiz şey sadece yüzümüz değil, kollar, bacaklar, sırt, hatta ayak üstü gibi genellikle ihmal edilen yerler de bu zararlı etkilerden nasibini fazlasıyla alıyor. Özellikle sıcak bölgelerde yapılan tatillerde cilt bakımı daha da önemli hale geliyor, güneş tepede, gölgeler kısacık. Deniz ya da havuzda geçen saatler, ne kadar keyifli olursa olsun, cildi yoran etkenlerle dolu. Deniz tuzu kurur, cildin üzerinde kalırsa tahrişe neden olabilir, havuz ise klor içerdiği için, her ne kadar steril görünse de cilt dengesini bozan bir etkendir. Bu yüzden, her deniz ya da havuz sonrası mutlaka temiz suyla duş almak şart, hem tuzdan hem klordan arınmak, cildin kendini yenileyebilmesi için ilk adımdır.

Cildinize Zarar Vermeyin

Güneş kremi kullanımı hala yeterince yaygın değil, “ben bronzlaşmak istiyorum” diyerek koruyucu sürmeyenler, aslında cildine zarar vermekle kalmıyor, uzun vadede ciddi sağlık riskleriyle karşı karşıya kalabiliyor. SPF değeri yüksek, suya dayanıklı bir güneş kremi en az iki saatte bir yeniden uygulanmalı, bilhassa yüz, omuzlar, ense ve kulak üstü gibi çabuk yanan bölgelere daha fazla dikkat etmek gerekiyor. Ve evet, sadece güneşli havalarda değil, bulutlu günlerde de UV ışınları cildimize ulaşabiliyor. Öğle saatlerinde, yani güneşin dik geldiği 11:00 - 15:00 arası, mümkünse dışarıda uzun süre kalmamakta fayda var. Eğer illa dışarıda olunacaksa, gölgede kalmaya özen gösterilmeli ve şapka, güneş gözlüğü, ince ama koruyucu kıyafetler tercih edilmelidir. Tatil demek tamamen özgür olmak değil, kendimizi iyi hissetmek için bedenimizi de korumamız şart. Bir diğer konu da, tatilde cilt bakım rutinlerini askıya alma alışkanlığı. Oysa nemlendiriciler, temizleyiciler, tonikler veya doğal yağlar sadece şehir hayatı için değil, tatil boyunca da, hele ki deniz ve güneşle bu kadar temas halindeyken, daha da kıymetli hale gelir. Her akşam güneşten sonra aloe vera gibi yatıştırıcı içeriklerle cildi sakinleştirmek, sabahları nemlendirici ve güneş koruyucuyla yeni bir güne hazırlamak çok önemli. Tatilde olduğumuz için cildimize “bugün idare et” deme lüksümüz yok.

Tatilde Cildinizi İhmal Etmeyin

Kiralık villa tatili yapanların dikkat etmesi gereken bir nokta daha var, bu tatil tipi genelde daha çok havuz odaklı geçiyor, kendi özel alanınızda rahatça havuza girip çıkmak harika bir lüks ama klorlu suyla sürekli temas cildi ciddi şekilde kurutabilir. Villa konforu içinde her şey elinizin altında olduğu için duş alma, nemlendirme ve bakım adımlarını kolayca uygulamak mümkün, temizlik ürünleri ve havuz kimyasalları gibi konulara da hassasiyet göstermek, cilt sağlığı açısından oldukça faydalı olur. Tatilin sonunda bronz, sağlıklı ve ışıltılı bir cilt istiyorsak, tatil boyunca biraz özen göstermemiz gerekiyor. Güneşten korunmak sadece estetik kaygılarla değil, aynı zamanda sağlık açısından da büyük önem taşıyor. Herkesin cilt yapısı farklı, dolayısıyla kullandığımız ürünleri de buna göre seçmeliyiz. Cildimiz neye ihtiyaç duyuyorsa, onu eksik etmeden uygulamak gerekiyor, birkaç gün tembellik yapmak güzel, ama cildimize bu tatili kabusa çevirmek düşmemeli. Ve evet, eğer tatilinizi özel bir ortamda, kendi alanınızda, konforlu bir şekilde geçirmek isterseniz, kiralık villasepeti gibi seçenekler hem rahatlığı hem mahremiyeti bir arada sunar. Böylece hem fiziksel hem de zihinsel olarak dinlenirken, cildinize de gereken özeni göstermek daha kolay hale gelir. Cildimiz bize uzun yıllar eşlik edecek. Ona şimdi göstereceğimiz özen, ileride kendini daha sağlıklı, canlı ve genç bir görünümle fazlasıyla geri ödeyecektir.