Sakar Geçidi

Manzaranın efsane, yolun insanlara meydan okuduğu o yol, tabi ki Sakar Geçidi. Ege’nin tatil rotalarında direksiyon sallayan herkesin bir noktada mutlaka adını duyduğu, geçerken nefesini tuttuğu ya da aracını kenara çekip manzarayı seyre daldığı bir yer var, orası da tam olarak Sakar Geçidi. Muğla il sınırları içerisinde, Akyaka ile Ula arasında kalan bu geçit aynı zamanda hem Ege’nin coğrafi karakterini hem de insanın doğayla olan ilişkisini anlatan kıvrımlı bir hikaye gibi. Sakar Geçidi´nin ismi kulağa belki biraz yaramazca geliyor ama ardında oldukça haklı bir sebep yatıyor, Sakar, yöresel ağızda zorlu ve geçilmesi çetin olan yerleri tanımlamak için kullanılıyor, gerçekten de bu geçit, özellikle eski haliyle oldukça meşakkatliydi, bugün ise modernize edilmiş haliyle bile hala dikkat ve temkin gerektiriyor. Muğla şehir merkezinden Marmaris istikametine giderken, yaklaşık 670 metreye kadar yükselen ve ardından adeta denize doğru kıvrılarak süzülen bir inişle karşılaşırsınız, yolun toplam uzunluğu 12 kilometre civarında, ama bu kısa mesafeye öyle çok şey sığmış ki sanki Ege´nin bütün karakteri burada toplanmış gibi. Sakar Geçidi, Muğla’dan çıkanlar için Marmaris’e, Akyaka’ya, Gökova Körfezi’ne ve hatta Datça Yarımadası’na açılan ana damar niteliğinde. Tam zirve noktasında, gözlerinizi kamaştıracak güzellikte bir seyir terası var, Gökova Körfezi’ni neredeyse kartpostal gibi önünüze seriyor, sabah sisleriyle ayrı güzel, gün batımında ise adeta bir renk senfonisi. İnsan bu manzaraya bakarken yolu değil, zamanı unutuyor.

Sakar Geçidi Tehlikeli mi

Ancak yolun güzelliği kadar ciddiyeti de konuşulmalı kesinlikle, Sakar Geçidi, Türkiye’nin en dikkatli geçilmesi gereken yolları arasında anılıyor ki bilhassa iniş yönünde, yani Muğla’dan Akyaka’ya doğru inerken çok sayıda viraj var, bu sebeple yol boyunca hız sınırları sık sık hatırlatılıyor. Ortalama hız limiti 50 kilometre civarında tutuluyor ve bazı keskin virajlarda daha da düşüyor, tır ve kamyonlar için özel kaçış rampaları düşünülmüş ki bu da yolun ne denli zorlu olduğunu gösteriyor. Elbette ki bu önlemlerle birlikte yol son yıllarda daha güvenli hale getirilmiş, asfalt kalitesi artırılmış ve şeritler netleştirilmiş durumda, yol iki şeritli ama bazı noktalarda araç sollamaya uygun genişleme alanları da mevcut. Hem coğrafi konumu hem de sunduğu deneyimle Ege yolculuğunun en önemli bölümlerinden biri. Evet, dikkat istiyor. Evet, virajları saymak mümkün değil ama sonunda ulaştığınız yerler ve yolda gördüğünüz manzaralar, tüm bu çabanın fazlasıyla karşılığını veriyor. Yolun üzerinde yerleşim anlamında çok yoğun bir yapılaşma yok, birkaç küçük tarla evi dışında, doğayla baş başa kalabileceğiniz geniş ormanlık alanlar çevreliyor geçidi. Benzin istasyonu gibi duraklar ise genelde geçidin her iki ucunda, Akyaka ya da Ula tarafında bulunuyor, yani uzun yola çıkmadan önce deponuzu doldurmanız akıllıca olacaktır. Rakımı yaklaşık 670 metre olan bu geçit, bir anda yüksek bir noktadan deniz seviyesine inen sert eğimli yapısıyla dikkat çekiyor, bu iniş de zaten Gökova manzarasını bu kadar etkileyici kılan sebeplerden biri. Hem sürücüler hem yolcular için her viraj yeni bir manzara anlamına geliyor, tüm bu sebeplerle geçit, yalnızca ulaşım değil, aynı zamanda Ege turizminin fotoğraf albümündeki en güçlü karelerden biri olarak yerini koruyor.

Sakar Geçidi Nereye Gidiyor

Sakar Geçidi´nden geçip Akyaka’ya vardığınızda, Ege’nin daha sakin, daha bohem yüzüyle karşılaşıyorsunuz, burası son yıllarda hem doğa tatili arayanların hem de villa turizmine yönelenlerin gözdesi haline geldi. Gökova Körfezi çevresinde konumlanan Muğla kiralık villa seçenekleri, özellikle aileler ve kalabalık gruplar için rahat, özel ve doğayla bütünleşmiş bir tatil imkanı sunuyor. Bu anlamda web sitemiz olan kiralikvillasepeti.com üzerinden Akyaka ve çevresindeki pek çok seçeneğe ulaşmak mümkündür. Geçidi geçtikten sonra yönünüzü Marmaris’e çevirirseniz, sadece 25 kilometre sonra kendinizi bir başka turistik cennette bulursunuz, bu sebeple Sakar Geçidi, Ege´nin kalbinde adeta bir kavşak noktası gibi konumlanmış. Datça’ya, Selimiye’ye, Bozburun’a ve Orhaniye’ye ulaşmak için de bu yoldan geçmek gerekiyor, yani sadece Marmaris değil, Ege’nin güneybatı kıyısındaki pek çok özel güzergahın kapısı burada açılıyor. Alternatif yollar var mı derseniz, evet var, özellikle ağır tonajlı araçlar ya da karla kaplı dönemlerde Milas üzerinden gelen güzergahlar tercih ediliyor, ama bu yollar hem daha uzun hem de Sakar’ın sunduğu o eşsiz manzaralardan mahrum bırakıyor insanı.